|
| Atatürk Havalimanı İç ve Dış Hatlar Terminalleri |
- Otobüs, uçak vb. taşıtların yolcularını ilk aldığı veya son bıraktığı yer. Terminal bir otogarın veya hava limanının tamamı olabileceği gibi büyük otogar ve hava limanlarının sadece bir bölümü de olabilir: Atatürk Havaalanı'nın dış hatlar gidiş terminalinde, bilet bagaj işlem saatini bekleyen her yolcu gibi, oturduğum kafede zaman öldürüyordum. (S. Cem)
- İnsan veya eşya taşımalarında, araçların indirme, bindirme, yükleme, boşaltma, aktarma yaptıkları ve ayrıca bilet satışı ile bekleme, haberleşme, şehir ulaşımı ve benzeri hizmetlerin de sağlandığı yer: Yolcu terminali, yük terminali vb.
- (bilişim) Bir veri iletişim ağında veri giriş çıkışını sağlayan birimlerden her biri: Ana bilgisayar kendine bağlanan her terminal için kendi hafızasından otomatik olarak belli bir bölümünü ona ayırır ve terminalin her şeyini kontrol eder... (A. Türkgücü)
- Bir boru hattının son ucunda bulunan petrol depoları bütünü: Ceyhan terminaline ulaşan petrol gemilere yüklenmektedir. (İlgili cümle kaynağı: Y. Acer)
- (tıp) Ölümle sonuçlanan, ölümcül hastalığın son aşaması: Terminal dönem, yaşamın son günlerini kapsayan süreçtir.
- (tıp) Uç, ucunda, son, sona ait.
- (botanik) Bir dalın ucunda veya kökün sonunda büyüyen, tomurcuklanma veya çiçeklenme.
- Bir şeyin ucunda yer alan veya uçları oluşturan.
- Bir serinin, sıranın veya benzerinin sonunda meydana gelen, sonunu oluşturan: Dönem sonu vb.
Soru/Yorum Formu