Sıvı siyanür |
Siyanür, sıcak kuru havada son derece uçucu bir maddedir. Kaynama noktası 26 °C'dir. Yüksek yoğunlukta, havada yanıcıdır. Sudan hafiftir, özgül ağırlığı 0,699'dur. Düşük molekül ağırlığı ve uçucu bir bileşik olması nedeniyle kolaylıkla yayılmaya uğrar.
Siyanür doğada çeşitli meyvelerin (elma, şeftali, kayısı, kiraz, erik vb.) tohumlarında bulunan, "Amigdalin" adlı bir glikozit olarak bulunur. Amigdalin içeren çekirdekler, mideden bağırsağa geçerken alkali ortam oluştuğu için hidrolizle birlikte hidrojen siyanür ortaya çıkar.
Siyanür zehirlenmesi, asıl olarak siyanür içeren maddelerin ağız yoluyla alınması ile gerçekleşmektedir. Bunun dışında solunum ve deriden emilim yoluyla da zehirlenme olabilir. Sıvı hidrojen siyanür deriden çabuk, gaz formu ise yavaş emilir. Solunum yolu ile siyanür zehirlenmesi en tehlikeli olanıdır. Çünkü bronşiyal mukoza ve alveollerden toksik dozda emilim çok hızlıdır.
Siyanür, oksijenin hücreler tarafından kullanımını engelleyerek ölüme neden olmaktadır.
Hidrojen siyanür için ölümcül doz 50 mg, sodyum ve potasyum tuzları için ise 200-300 mg'dır. Hava ile 0,20 - 0,30 mg/lt yoğunlukta siyanür solunması; anında ölüme neden olurken, 0,13 mg/lt (130 ppm) ise yaklaşık bir saat sonra öldürücü olmaktadır. Bu miktar 0,02 - 0,03 mg aralığındaki düşük dozlar zararsızdır vücutta dönüştürülüp idrarla atılır. 30 ppm siyanür, vücutta sekiz saat içinde detoksifikasyona uğrayarak atılır.
Sodyum siyanür |
Son yıllarda sıkça gündeme gelmesinin nedeni, altın işletmelerindeki kullanımıdır. Dünyada üretilen siyanürün yaklaşık % 20'si madencilikte kullanılmaktadır. 1980'li yıllarda özellikle büyük işletmeler altın üretiminde siyanürü kullanmaya başlamıştır. Bu tekniğe "siyanür ile yığın liçi ve aktif karbonla sıyırma tekniği" denilmektedir. Siyanürleme yönteminin temel prensibi, kayaç içindeki altını siyanür kompleksi halinde nispeten selektif olarak çözeltiye almak ve kayaçtan ayrıştırmaktır. Daha sonra içinde altın taşıyan bu çözelti devamlı olarak aktif karbon kolonlarından geçirilir ve altın ile gümüş elementlerinin karbon tarafından soğurulması sağlanır. Bu yolla, cevherdeki altını % 97'ye yaklaşan oranlarda kazanmak olanaklı olabilmektedir.
Siyanür hızlı etki eden bir zehirdir. Belirtiler ve ölüm sıklıkla çok çabuk gerçekleşmektedir. Siyanür zehirlenmesinin ortaya çıkışı, karşılaşılan zehrin tipine bağlıdır. Hidrojen siyanür buharları en hızlı etki eden biçimdir ve belirtiler saniyeler içinde, ölüm ise dakikalar içinde olur. Siyanür tuzlarının ağız yoluyla alınmasında yavaş emilmeleri nedeniyle zehirlenme yavaş oluşmakta, tedavi ile kişinin kurtarılması olanaklı olmaktadır.
Siyanür bileşikleri İran-Irak savaşında olduğu gibi kimyasal silah olarak ya da Birleşik Devletlerin bazı eyaletlerindeki gibi ölüm cezası uygulamasında da kullanılmaktadır.
Kaynak
Dr. Tülay Renklidağ
Dr. Asude Gökmen Karaman
Soru/Yorum Formu
»