Bir yere ulaşma, varma, varış: Niğde'ye muvasalatımızdan birkaç saat sonra gelen malumatta Çiftehanın zaptedildiği bildirildi. (F. Yılmaz)
- Muvasalat etmek: Varmak, ulaşmak: "Kardeşlerim, fevkalade meşakkatli bir yolculuktan sonra bu güzel vatanın şefkatli sinesine selametle muvasalat etmiş bulunuyorsunuz, hepimizin gözü aydın olsun." (İlgili cümle kaynağı: Tülin Çayırcı)
Soru/Yorum Gönder