Manda (zooloji) Geviş getirenlerin boynuzlugiller familyasından, dünyanın sıcak bölgelerinde yaşayan, öküze benzer fakat ondan iri, ...

Mancınık Top gibi ateşli silahların yapımının henüz keşfedilmediği çağlarda, kale kuşatmalarında ağır taşlar fırlatmak için kullanıla...

Yiyecek: Kazanlar kaynayıp yahniler, pilavlar, zerdeler pişip, gazilerden gayri, Tunus'un gerek zengini gerek fakiri, ol hasbetenlillâh...

Manav Perakende olarak meyve ve sebze satılan yer veya satan kimse: Gözleri bir ara karşı kaldırımdaki manava takıldı. Manavın önü ka...

Mamut ağacı Mamut ağacı kozalaklılardan, Kuzey Amerika'da Kaliforniya'da yetişen, boyu 90 - 100 metreyi, çapı 12 metreyi bulan...

Mamut Mamut (zooloji) filgillerden Avrupa ve Asya'da yaşamış olan, günümüzde yaşamayıp sadece fosili bulunan, iri, derisi sık kıl...

Yapılmış, işlenmiş, üretilmiş, üretimi tamamlanmış, satışa hazır olan mal (eşya, yiyecek). Mamuller başka bir firmanın ham maddesi olabilir....

Olanca malı, her nesi varsa, varı yoğu, mal varlığı: Her şahsın mutlak surette bir mameleki vardır (A. S. Gönensay). Bunlardan hukuk alanınd...

"Bununla birlikte, durum böyleyken, öyle olmakla beraber" anlamlarında kullanılır: "Orada bir beyefendi vardı ona öyle aşık o...

Mama (Çocuk dilinde) Yemek, yiyecek: Mamamı hazırlayıp, meyveleri içine koyabilir, robottan geçirerek bana afiyetle içirebilirsin. (...

Bilgi: daima malumatlardan meydana gelir, ancak malumatları bilgi haline getiren, onların kendisinden değil akıldan kaynaklanır (H. Aslan). ...

Bilinmiş, bilinen, bilindik, belli: Malumunuz, alimlerin ilmi halkın yolunu aydınlatır. (mecazi) Herkesçe bilinen ancak dile getirilemeye...

Sakatlanmış, hastalanmış, özürlü hale gelmiş (kimse): Her ne sebep ve suretle olursa olsun vücutlarında hasıl olan arızalar veya duçar olduk...

Maltız Yemek pişirmek, su ısıtmak gibi işlerde kullanılan, içi ızgaralı, ayaklı ve mangal gibi taşınabilir köz ocağı: Eskiden maltız ...

Malta eriği (yeni dünya meyvesi) Gülgillerden, yaprakları yeşil, büyük, pürüzsüz, meşin gibi sert bir ağaç ve bu ağacın erik büyüklüğü...

Malkoçoğlu Malkoç (tarih) Osmanlı ordusunda akıncılar ocağının komutanı (reisi) demektir. Düşmana karşı yürüyen ordunun önünde, öncü ...

Maliyet (ticaret) bir malın üretim giderlerinin toplamı, o mal ortaya çıkarılıncaya kadar harcanan para miktarı. Maliyet fiyatı : Bir ma...

Maliye Bakanlığı Devlet gelir ve giderlerini yöneten devlet kuruluşu: Maliye Bakanlığı. Devletin mali (mal ve parasal) faaliyetlerin...

Malikane Büyük ve gösterişli köşk. Tarlasıyla, otlağıyla, ormanıyla bir bütün oluşturan geniş arazi, yurtluk. (tarih) Osmanlı top...

Sahip: Ey nefis, sen kendine malik değilsin. "Malikim" diyebilmen için bu bedenin ustası ve mucidi olman gerekir. Yüce Allah...

Melankoli: Eski tıp kitaplarımız bugün de ehemmiyetli akıl hastalığı sayılan malihülyayı şöyle tarif ederler: Malihülya, fasit fikir eyleme...

Mal ve para ile ilgili, parasal: Mali durumunu düzeltmek için ek iş buldu. Maliyeye ilişkin, maliye ile ilgili: Mali önlemler alınarak ver...

Amalgam dolgu Cıva elementinin herhangi başka bir madenle karıştırılmasıyla oluşan alaşıma malgama veya amalgam denir. Cıva, platin ve...

Sulak yer: İki nehir arasındaki bir malazda çardaklarda kalıyorduk. (S. Aleksiyeviç) Sürülmemiş, ot bürümüş toprak: Malaz, içinde mahsul o...

Malakit (malahit) taşı Malakit (malahit) yeşil renkli, yontulup parlatılabilen, doğal bakırlı, hidratlı karbonat, bakır taşı. Çok bulu...

Kuyumcu malafası (Kuyumcu malafasında yüzüğe plastik tokmakla vurularak genişletilmesi) Kuyumcuların yüzük ve bileziklerin çapını ölç...

Mala Harç alıp sürmeye yarar, çoğu üçgen biçiminde yassı demirden, tahta saplı, duvarcı ve sıvacı aracı, sürgü. Dökümhanede kalıpçıl...

Tersine dönmüş, baş aşağı getirilmiş: Biz gece insanlarının makus yaşam çevrimi bu. (C. Emre) Yolunda gitmeyen, kötü giden, uğursuz: Bekle...

Akla uygun, akıllıca: "Ey halkım! Risalet'i tebliğden dolayı sizden hiçbir ücret beklemiyorum. Ben mükafatımı yalnız ve yalnız ben...

Kesilmiş, kesik: Bismillâhirrahmânirrahîm diye başlanmazsa o şey hayırlardan kesik, maktu, mahrum ve eksiktir. (M. Z. Kotku) Kesin olarak ...

Makta (edebiyat) divan şiirinde gazel ve kasidenin son beytine verilen addır. Şairin adı (mahlası) da bu beyitte geçer. Bu beyit gazellerd...

Amaç, erek, gaye, hedef: İslam'da ibadetlerden maksat, kişide ahlaki bir olgunluk, seviyeli bir kişilik, örnek bir şahsiyet, güzel bir ...

Hızlı tren makinisti Treni verimli, emniyetli ve kurallarına uygun bir şekilde sürmekle görevli kişi, tren şoförü: Bildiğimiz trenler...

Makbuz örneği Para ya da başka bir şeyin teslim alındığı gösteren belge, alındı: Tahsilat makbuzu, işletmelerin belirli bir tutarı tah...

Makale Bilim, fen konularıyla ekonomik, sosyal ve politik konuları açıklayıcı ya da tanıtlayıcı nitelikte, başlı başına bir bütün olu...

Özgü, has: Elbette dünyevi musiki ile dini musikinin her birine mahsus hususi üslubu olmalıdır... Biri veya bir şey için ayrılmış, münhası...

Mahsul Toprakta yetiştirilerek elde edilen ürün, toprak ürünü: Dört sene boyunca iyi giden mevsimlerin de yardımıyla hiç görülmedik d...