 |
| Köşe |
- Doğrultuları farklı iki çizgi ya da yüzeyin kesiştikleri nokta, çizgi veya bölge: Masanın köşesi. Koltuğun köşesi.
- Farklı yönlerdeki iki duvarın birleşerek oluşturduğu girinti ya da dışarıdan bakınca çıkıntı: Köşede duran koltuk.
|
| Sokak köşesi |
İki sokağın veya caddenin birleştiği yer: Köşe başı.- Tenha ya da ücra yer: Bir köşeye sindi korkusundan.
- Parça, bölüm, yer: Şehrin her köşesinde talebesi vardı (H. E. Adıvar). Kadifeden kesesi / Kahveden gelir sesi / Oturmuş yazı yazar / Ah ciğerimin köşesi. (Halk Türküsü)
- Geometride, geometrik şekillerin kenarlarının ve geometrik cisimlerin ayrıtlarının kesiştiği noktalardan her biri: Üçgenin köşeleri. Küpün sekiz köşesi vardır.
- (spor) Futbol, hentbol, su topunda kale çizgilerinin kesişme noktalarından her biri, korner.
- (spor) Boks ringinde boksörlerin raunt aralarında dinlenmek için çekildikleri bölüm.
Köşe ile ilgili birleşik kelime ve fiiller
|
| Köşe koltuk takımı |
- Köşe atışı (vuruşu): Futbolda, topu kendi kale çizgisi dışına çıkaran takım aleyhine, topun, oyun alanını terk ettiği noktaya en yakın köşeye dikilmesiyle yapılan ceza vuruşu.
- Köşe kapmaca: Birkaç köşesi olan bir yerde, kendilerini ebeye yakalatmadan koşup köşe değiştirerek oynanan bir çocuk oyunu.
- Köşe koltuğu: Odanın veya salonun köşesini kaplayan koltuk.
Köşe ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "köşe" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Köşe başı:
- Sokağın dönemeç yeri.
- (Dükkanlar için) Mahalle arası: Köşe başı bakkalı.
- Köşe bucak: Göze çarpmayan, göz önünde olmayan yer: Köşe bucak kollayarak gidelim Efe... Yol üstü tehlikeli. (S. Kocagöz)
- Köşe kadısı: Bir köşeye çekilmiş, rahatına düşkün kimse.
- Köşe kapmaca (oynamak): Aynı anda karşılıklı birbirini görmeye gidip yerinde bulamamak, birbirini arayıp durmak.
- Köşeye çekilmek: Hiçbir işe karışmayarak yaşamak: Davut, bir köşeye çekildi; büründüğü uzlet kabuğundan hiç çıkmadı. (N. F. Kısakürek)
- Köşeye oturmak: Gelin olmak.
- Köşeyi dönmek: (teklifsiz konuşmada) Varlıklı bir duruma gelmek, pat diye zengin olmak, yükünü tutmak: Biri köşeyi döndü mü ona "haydi bakalım, öküzün o yağlı kuyruğunu yakaladın" demekte yarar vardı. (M. Semih)
Köşe ile ilgili atasözü ve anlamı
İçinde "köşe" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
- Köşe taşı köşede yakışır (yaraşır): Yetenekli kişilere yeteneklerine uygun görev verilmelidir.
Soru/Yorum Formu