- Her yanını örtmek.
Koltuğa kumaş kaplamak. - Bulunduğu yeri yayılıp doldurmak.
Ortalığı duman kapladı. - Bastırmak, bürümek.
Ortalığı bir sessizlik kapladı. - Bir kabın içine almak.
Defteri kapladık. - (mecazi) (Bir kimsenin ya da bir şeyin) Nitelikleri herkesçe bilinir olmak.
Ünü bütün dünyayı kapladı. - Kaplama adı verilen ince ağaç levhaları, değişik yöntemlerle hazırlanan tablalara yapıştırmak.
Soru/Yorum Formu