- Hafifçe takılmak.
Biraz ötede gözüme Bekir Çavuş'un bıyıkları ilişti. (İlgili cümle kaynağı: Y. K. Karaosmanoğlu) - Elini sürmek, dokunmak, ellemek.
Bu kitaplara kimse ilişmesin. - Birine hafifçe sataşmak, takılmak, uymak.
Çocuğa ilişme, ders çalışıyor (kelime ile ilgili cümle). - Hafifçe itirazda bulunmak ya da dikkati çekmek.
İliştiğiniz sorunu bir daha inceledim. - Bir şeyin ucuna kısa bir süre için eğreti oturmak.
İzin verirseniz yanınıza ilişivereyim.
Soru/Yorum Formu