Ceviz |
- (botanik) Cevizgiller familyasının örnek bitkisi olan, uzun ömürlü, gövdesi kalın, kerestesi değerli, Türkiye'de çok yetişen, mobilyacılıkta ve teknik işlerde kullanılan ağaç cinsi ve bunun yağlı, nişastalı yemişi, koz.
- Bu ağacın kerestesinden yapılmış: Ceviz kaplama, ceviz masa vb.
Ceviz ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "ceviz ve koz" kelimeleri geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- Ceviz kabuğu gibi: Küçük ve dalgalara dayanıksız (tekne): Fırtına kopunca ceviz kabuğu gibi küçücük sandalını kopan kıyamete kıyas birer sessizlik sarayı olan mağaraların içine çekermiş. (Halikarnas Balıkçısı)
- Ceviz kabuğu gibi sallanmak: (Küçük ve dalgalara karşı dayanıksız olan tekne, kotra, gemi vb. şeyler için) Çok sallanmak: Cesur denizciler ceviz kabuğu gibi sallanan teknelerinde adadan adaya umutsuzca kürek çekiyorlar.
- Ceviz (koz) kırmak: (deyiminin anlamı) Yanlış tutum veya davranışta bulunmak, hata yapmak: Anası genç yaşında dul kalmış, köyde epey ceviz kırmış, nihayet fettanlığı sayesinde genç bir çoban olan Osman'ın aklını çelip kendisini ona nikâhlatmıştı. (K. Tahir)
Çetin ceviz - Yola getirilmesi, kendisine herhangi bir düşüncenin kabul ettirilmesi güç olan kimse: Kadı çocuğun çetin ceviz olduğunu anlayınca bu sefer korkutarak davasından vaz geçirmeye çalışır ve "Sen sus bakalım!" diye azarlar. (A. Demir)
- Başarılması güç iş: O gece Osmanlı Ordusu ve donanması çetin ceviz bir harekata kalkışacaktı. (Y. Kayaalp)
- Kazı (tozu) koz anlamak: Söyleneni tümüyle yanlış anlamak: "Yok, yanlış bir şey yazmayasın diye izah etmek mecburiyetinde hissettim kendimi. Malum, gazeteciler kazı koz anlarlar ya..." (M. Adıbeş)
- Kırdığı koz (ceviz) kırkı (bini) aşmak: Sürekli yakışıksız davranışlarda bulunmak: Artık iktidarın kırdığı koz kırkı geçti (Y. Kemal). Kimse ile geçinemiyor. Kırdığı ceviz bini aştı. Kendisine yol vermekten başka çaremiz kalmadı. (N. Muallimoğlu)
- Koz kabuğuna girmek: Kendini korumak için bir yere saklanmak: İktiza olursa hatırınız içün kalp akçe bile yaparım, koz kabuğuna girerim. (TDK)
Ceviz ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "ceviz ve koz" sözcükleri geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )- Ceviz (koz) gölgesi kız gölgesi, söğüt gölgesi yiğit gölgesi, dut gölgesi it gölgesi*: (atasözünün anlamı) Koz, yani ceviz ağacının altında insan, herkesin peşinde koştuğu bir kızın yanındaymış gibi mutluluk duyar; söğüdün gölgesi, boylu boslu bir yiğidin güvenini kazanır; dut ise altına meyvelerini döktüğü için gölgesi çıkarcıların üşüştüğü bir yerdir.
- Ceviz (koz) kabuğundan çıkmış, kabuğunu beğenmemiş*: Anasını babasını ya da aslını küçük görenler için söylenir.
- Ceviz kabuğunu doldurmaz: Çok küçük ve önemsiz meselelerin tartışılmaya veya üzerinde durulmaya değmeyeceğini ifade eder. Önemi olmayan konulara zaman ve enerji harcamanın gereksiz olduğunu vurgular.
- Ceviz zamanında çırpılır: Her işin veya eylemin doğru zamanında yapılması gerektiğini ifade eder. Doğru zamanı kaçırmadan harekete geçmenin, başarı için önemli olduğunu vurgular.
- Cevizi çift görmeyince taş atılmaz (Bir dalda dokuz ceviz görmeyince taş atmaz / Koz çatal olmazsa, taş atmaz): İnsan, işine yaramayan bir şey için boşuna çaba harcamaz ve masraf etmez.
- Cevizi karga diker, kızılcık kendi biter: Bazı şeylerin dış etkilerle gerçekleştiğini, bazılarının ise doğal olarak meydana geldiğini ifade eder. İnsan müdahalesi olmadan da bazı şeylerin kendiliğinden gelişip büyüyebileceğini vurgular.
- Cevizin içi dışına benzemez: Dış görünüşün her zaman iç yapıyı yansıtmadığını ifade eder. İnsanlar ya da durumlar, dışarıdan göründüğünden farklı olabilir; bu yüzden yüzeydeki izlenimlere aldanmamak gerektiğini vurgular.
- Cevizle ekmek yemesi, güzelle muhabbet etmesi iyi olur: Güzel kişilerle aynı ortamda bulunmak ve yakınlık kurmak herkese zevk verir.
- Ana ile kız, helva ile koz*: Koz helvasının içindeki cevizle helvayı ayırmak nasıl olanaksızsa, anneyle kızı birbirinden ayırmak da öyle olanaksızdır.
- Çürüksüz koz, kemiksiz et olmaz (Çürüksüz ceviz olmaz)*:
- Bir toplumda kötülerinde bulunması olağandır.
- Her işin, her yapıtın eksiği bulunabilir.
- Ay ışığında ceviz silkilmez*: Yeterli olmayan koşullarda yapılan işlerden, beklenilen verim alınamaz.
- Bir koz için taş atılmaz: Küçük ve önemsiz bir şey için büyük bir çaba ya da risk harcamaya değmeyeceğini ifade eder. Uğruna zahmete girilen şeyin değerli olması gerektiğini vurgular.
- Elin tavuğu ele kaz, fındığı koz görünür: Aynı şeylere sahip iki kişi bazen karşısındakinin malını daha üstün görür ona imrenir.
- Her yuvarlağı koz mu sandın? (Her yumru koz olmaz): Her görünen veya benzer şeyin değerli ya da önemli olmayabileceğini ifade eder. Dış görünüşe aldanmamak gerektiğini ve her şeyin aynı nitelikte olmadığını vurgular.
- İki fındık bir olsa bir kozun başını yarar: Küçük şeylerin bir araya gelerek daha büyük bir etki yaratabileceğini ifade eder; birleşmenin gücünü ve iş birliğinin önemini anlatır.
- Kazı koz anlar, kızı kaz: Bir kişinin söyleneni tamamen yanlış anladığını ve sözün maksadının dışında bir anlam çıkardığını ifade eder.
- Kırk koz (ceviz) görmeyince taş atmaz: Bir kişinin zahmete girmeden önce karşılığının çok olmasını beklediğini ifade eder. İnsanların, ancak elde edecekleri şeyin değerli olduğunu gördüklerinde çaba gösterdiklerini anlatır.
- Koz (ceviz) kabuksuz olmaz: Her şeyin doğası gereği bir korunma veya dış görünüşe sahip olduğunu ifade eder. Değerli olan şeylerin genellikle bir koruyucu katmanla sarılı olduğunu ve kolayca elde edilemeyeceğini vurgular.
- Öldüğüne bakmaz da, koz ağacından tabut (vasiyet) ister (eder): İnsanın içinde bulunduğu kötü durumu düşünmeyip hala gözünün yukarılarda olmasını anlatır.
- Şeytanla ceviz oynanmaz: Kurnaz, açık göz, sahtekar kişilerle ortak iş yapılmaz
- Tembel ceviz yemek ister, kabuğunu kırmağa üşenir: Kişinin bir şey elde etmek istemesine rağmen onu elde etmek için gereken çabayı göstermeye yanaşmadığını anlatır.
- Yâr beni ansın bir koz ile, o da çürük çıksın (Yâr seni ansın da bir çürük elma ile olsun / An beni bir kozla o da çürük çıksın)*: Bir dostun verdiği armağan küçük ve değersiz olsa bile verilen kişinin hatırlandığını göstermesi bakımından çok değerlidir (koz: ceviz).
Soru/Yorum Formu