![]() |
Çamur |
- Suyla karışıp macun durumuna gelmiş toprak: Çamura bata çıka eve doğru gidiyordu. Ayakları, çamura bulanmış, her adımında kayıp duruyordu. (S. Kömürcü)
- (mecazi) Ona buna sataşan, sırnaşık (kimse): Ne çamur adam! (E. Yılmaz). "Çamura taş atma evlat," dedi. "Çamura taş atma üzerine sıçrar..." (S. Kaplan)
- Yapı işlerinde kullanılan çeşitli malzemeden oluşmuş harç: Tezekle çamurdan yapılmış, yarı yarıya toprağa gömülü, penceresiz kulübeler. (R. N. Güntekin)
Çamur ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "çamur" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- (birine) Çamur atmak (sıçratmak): Birini kötü bir işe karışmış gibi gösterip onu lekelemeye çalışmak: "İftira ediyor. Bu adam kendini kurtarmak için başkalarına çamur atıyor. Tanımıyorum onu." (K. Arslanoğlu). Beni çekemeyenler çamur atıyor! (M. Savaş)
- Çamur gibi:
- İyi pişmemiş ve siyah unla yapılmış (ekmek)
- Herkese sataşıp tedirginlik veren (kimse): Çok defa çamur gibi insanları oturttururlar dünyanın tahtına. (H. F. Beşik)
- Çamura batmak: Kötü duruma düşmek: Beşer ise yanlış yapar, beşer ise sürçer, çamura batar, günah işler demişti. (M. E. Yıldırım)
- Çamura bulaşmak: Uygunsuz bir işe karışmak: Her çamura bulaşmış, ajanlıktan muhbirliğe dek herşeyi yapmış, her dönemin uzaklığını sürdürmüş kişiler vardır. (Varlık)
- Çamura taş atmak: Edepsiz bir kimsenin tepkisine yol açacak bir davranışta bulunmak: Haydi yürü oğlum! Çamura taş atmayalım. O, söylenir, söylenir sonra susar. (H. F. Gözler)
- Çamura yatmak: (argo) Borcunu ödememek ya da sözünü tutmamak: Patron olup yükselenler, işler bozulunca alçalmış, iyice çamura yatar olmuştur (B. Başarır). Müteahhit işi aldıktan sonra "çamura yattı", senetleri ödememeye kalktı. (T. G. Uras)
- Çamurdan çekip çıkarmak: Birini kötü, onurunu tehlikeye düşürecek bir durumdan kurtarmak: Ey rahmet denizi! Bizi çamurdan çekip çıkar, kendine kat. (Mesnevi-i Manevi Şerhi)
- Çamuru karnında, çiçeği burnunda: Çok taze (sebze veya meyve): "Çiçeği burnunda, çamuru karnında Langa hıyarı" diye dillere destandı. Körpe, kıtır kıtır, haza badem. (S. M. Alus)
Çamur ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "çamur" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )
- Çamur varsa, hamur da var (Çamur olmazsa hamur olmaz): Verimli toprağın ve suyun olduğu yerde tarımın gelişeceğini ve ürün elde edileceğini ifade eder. Emek ve uygun şartlar sağlandığında, istenilen sonuca ulaşmak mümkündür.
- Çamura basma, üstüne sıçrar: Kişi, zarar göreceğini bile bile belanın üzerine giderse mutlaka zarar görür.
- Çamura bastım, çalıya astım: Başa gelen bir sıkıntının ardından daha büyük bir belayla karşılaşmayı ifade eder. Kötü bir durumdan kaçarken, daha zor bir duruma düşmek anlamına gelir (?).
- Çamura batan arabayı koca öküz çıkarır: Zor durumlardan kurtulmak için güçlü ve yetkin birinin desteğine ihtiyaç olduğunu ifade eder. Büyük zorluklar, ancak güçlü kişiler tarafından aşılabilir.
- Çamura düşene yol gösteren çok olur: İnsan tedbirsizlik yüzünden bir çıkmaza girince, çoğu kişi akıl vermeye çalışır.
- Çamura düşenin yağmurdan pervası olmaz: Başından büyük dertler geçmiş kişiler küçük olaylar karşısında etkilenmezler.
- Çamurdan çıktı batağa saplandı: Başından geçen tecrübelerden faydalanamayıp tekrar benzer hata yapan insanlar için kullanılan bir sözdür.
- Altın çamura düşmekle kıymetten düşmez: Gerçekten değerli olan kişi ve nesneler hangi ortamda olursa olsun değerlerini korurlar.
- Bak şu beyin gidişine, pabucunun çamuru omuzundan aşar: Bazı kişilerin gösterişli veya abartılı hareketlerle kendilerini olduğundan daha önemli göstermeye çalıştığını ifade eder. Gösteriş meraklısı ve kendini büyük gören insanların davranışlarını eleştirir (?).
- Balçığı duvara vur; tutarsa hoş, tutmazsa yine hoş:
- Kişi sonuç alamasa da bir işi denemekten kaçınmamalıdır. Başarı sağlanırsa iyi, sağlanmazsa da en azından bir girişimde bulunulmuş olur.
- Birine iftira yoluyla kötülük etmeye kalkışan kişi bunu başaramasa bile o kişinin huzurun bozmuş olur.
- Elması çamura atmışlar, yine elmas yine elmas (kıymetine halel gelmemiş): Üstün nitelikleri olan, değerli, saygıdeğer birini ne kadar karalamaya, kötü göstermeye çalışırlarsa çalışsınlar yine de o kişinin değerini azaltamazlar.
- Eşek çamura battıktan sonra / batınca yol gösteren çok olur: Başarısızlıkla sonuçlanan bir işi yapana sonradan akıl veren çok olur. Önemli olan, kötü gittiği anlaşılan bir iş yapan kimseyi zamanında uyarmaktır.
- Eşek çamura çökerse sahibinden gayretlisi olmaz*: Bir kimse bir zorlukla karşılaştığında en çok çaba göstermesi gereken yine kendisi olur.
- Eşekken eşek, çamura bir kere batar: En aptal kişi bile başına gelenlerden ders alıp aynı hataya tekrar düşmez.
- Görgüsüzden hamur alacağına, eğil de yerden çamur al: Terbiyesiz veya kaba insanlardan bir şey istemenin, insanın kendisini küçültmesine neden olacağını ifade eder. Değersiz insanlardan iyilik beklemek yerine, zahmete katlanarak kendi işini görmek daha iyidir.
- Güneş balçıkla sıvanmaz*: Herkes tarafından bilinen ve kabul edilen bir gerçeğin, ne kadar çaba gösterilse de gizlenemeyeceğini veya inkar edilemeyeceğini ifade eder. Açık ve net gerçekler, üzeri örtülmeye veya saklanmaya çalışılsa bile, er ya da geç ortaya çıkar.
- Hamurdan artar da çamurdan artmaz: Kişi pahalıya mal ettiği bir şeyi sakınarak kullanır. Ama ucuz ve değersiz bir şeyi kullanırken eskiyecek, bitecek diye bir endişeye kapılmaz.
- Kuraklık günde köpekle şaka yaparsan, çamurlu günde elbiseni berbat eder: Patavatsız ve düşüncesiz kişilerle yakın ilişki içinde olmanın riskli olduğunu; bu insanların vereceği karşılıkların veya şakalarının, olumsuz sonuçlara yol açabileceğini vurgular.
- Öküz öküzün boynuzunda çamur görmezse korkmaz: Birisiyle kavgaya girişmesi olasılığı bulunan kişi, karşısındakinin yenilmezliğini anlatan bir belirti görmezse ondan korkmaz.
Soru/Yorum Gönder