![]() |
Kefen |
Kefen, Müslümanlığın öte dünyadaki eşitlik simgesi sayılan, ölenlerin defnedilmeden önce sarıldığı beyaz kumaştır. Cenazenin yıkanıp kurulanmasından sonra sarıldığı bez demek olan kefen, bir yönüyle ölünün bedenini örtme görevi gördüğü gibi, bir yönüyle de insanın bu dünyadan hiç bir şey götüremeyeceğini temsil etmek üzere yensiz ve yakasız, dikişsiz ve oyasız sade bir bezdir. (İbni Abdülhadi)
Kefen ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "kefen" kelimesi geçen deyimler, birleşik kelimeler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- Kefen parası: Ölüm durumunda gerekli masrafların görülmesi için ayrılmış para: Anneannem "Kefen Parası" diyerek ördüğü çoraplardan eline geçen paraları biriktirirdi. Ben onu tanıdığım günden beri hep kefen parası biriktirdi anneannem. (M. Çay)
- Kefeni boynunda olmak:
- Her an ölümle burun buruna olduğunu bilerek hareket etmek, ölümü göze almak: Ata binenin kefeni boynunda gerek (İ. Hinçer). Haberi olsa ne olur ki, kefeni boynunda bir eşkıya... (Y. Kemal)
- (tarih) Hükümdardan af dileme ve teslim olma alameti: (...) aman vermeyerek kalesini top ile yıktı ve kendisini, kefeni boynunda olduğu halde, aman dilemeye mecbur etti. (Evliya Çelebi)
- Kefeni yırtmak: Ağır bir hastalığı yenerek ölüm tehlikesini atlatmak: Bu ameliyat, İnce Ramazan'ı yeniden hayata bağladı; sizin anlayacağınız, İnce Ramazan, Doktor Mehmet sayesinde kefeni yırttı. Şimdilik. (M. Uslu)
Kefen ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "kefen" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )
- Kefen alacak adam yüzünden (gözünün yaşından) belli olur*: Kimsenin gönül rızasıyla almayacağı bir şeye istekli olanın bu davranışındaki neden, onun halinden anlaşılır.
- Kefenin cebi yoktur*: Öbür dünyaya hiçbir şey götürülemez, bütün maddi zenginlik bu dünyada kalır: "Kefenin cebi yoktur. Öte dünyaya kimsenin bir şey götürdüğü görülmemiştir. Dünya malı dünyada kalır. Eliniz cebinizden boş çıkmasın, cömert davranın!" derdi. (İlgili cümle kaynağı: O. Şahin)
- Ata binen kefeni koynunda gerek: Bir işi yapmaya kalkan kimse, gerekli her şeyi gözden geçirmeli ve bütün olasılıkları ve ihtimalleri hesaplamalıdır.
- Ayıyı korkut, seyrine bak; kurdu korkut, kefeni hazırla: Her insanın veya her durumun aynı tepkiyi vermeyeceğini ve ölçüsüz davranışların ciddi sonuçlar doğurabileceğini ifade eder. Ölçüsüz şakalar, istenmeyen ve tehlikeli durumlara yol açabilir.
- Ekmek boğazda kalırsa su, su boğazda kalırsa kefen: Bazı dertler insanı ölüme kadar götürür.
- Malıyla gömülmüş yok, götüreceği üç arşın bezdir: İnsan öldüğünde yıkanır, kefenlenir ve gömülür. Kimse malını da yanında götüremez. Bu nedenle yaşarken para, mal, mülk hırsına kapılmamak gerekir.
- Ölüyü örte korlar, deliğe dürte korlar: Ölen birine yapılacak tek şey onu kefene sarıp toprağa vermektir, ondan sonra da unutulması fazla sürmez.
- Parasız pazara, kefensiz mezara gidilmez: Yapmak istenen işin gereklerine göre hazırlık yapmak gerekir.
Soru/Yorum Gönder