Kefen |
Kefen ile ilgili deyim, atasözleri ve anlamları
İçinde "kefen" kelimesi geçen deyim, atasözleri ve açıklamaları:
- Kefeni boynunda olmak:
- Her an ölümle burun buruna olduğunu bilerek hareket etmek, ölümü göze almak: Ata binenin kefeni boynunda gerek (İ. Hinçer). Haberi olsa ne olur ki, kefeni boynunda bir eşkıya... (Y. Kemal)
- (tarih) Hükümdardan af dileme ve teslim olma alameti: (...) aman vermeyerek kalesini top ile yıktı ve kendisini, kefeni boynunda olduğu halde, aman dilemeye mecbur etti. (Evliya Çelebi)
- Kefeni yırtmak: (deyiminin anlamı) Ağır bir hastalığı yenerek ölüm tehlikesini atlatmak: Bu ameliyat, İnce Ramazan'ı yeniden hayata bağladı; sizin anlayacağınız, İnce Ramazan, Doktor Mehmet sayesinde kefeni yırttı. Şimdilik. (M. Uslu)
- Kefen alacak adam yüzünden (gözünün yaşından) belli olur: (atasözünün anlamı) Kimsenin gönül rızasıyla almayacağı bir şeye istekli olanın bu davranışındaki neden, onun halinden anlaşılır.
- Kefenin cebi yoktur: Öbür dünyaya hiçbir şey götürülemez, bütün maddi zenginlik bu dünyada kalır: "Kefenin cebi yoktur. Öte dünyaya kimsenin bir şey götürdüğü görülmemiştir. Dünya malı dünyada kalır. Eliniz cebinizden boş çıkmasın, cömert davranın!" dedi. (İlgili cümle kaynağı: O. Şahin)
Soru/Yorum Formu