Tencere nedir ne demektir? Tencere ile ilgili atasözleri deyimler ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 0
Siyah döküm tencere ve kapağı
Tencere
  1. Ateş üstünde içinde yemek pişirilen genellikle madenden kapaklı ve kulplu kap: Ateş üzerinde kapkara bir tencerede yemek pişiriyordu. (E. Çöl)
  2. Bu kabın aldığı kadar: Her gün dostlarımız tencere tencere yemek getiriyordu. (E. Milaslı)


Tencere ile ilgili deyimler ve anlamları


İçinde "tencere" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:

  • Tencerede pişirip kapağında yemek: Geçim konusunda olanıyla yetinip tutumlu hareket etmek, kıt kanaat geçinmek: Ne gitmesi oğul, bizim gibi tencerede pişirip kapağında yiyenler hacca mı gidebilir... (Y. Atılgan). Tencerede pişirip, kapağında yiyorlardı. Bir yandan kışlık yemeği doğrultmağa, öte yandan da, çamurunu karıp kerpicini keserek, şu evceğizi toplamağa çalışıyorlardı. (Varlık yıllığı)
  • Tenceresi kaynamak: Geçimleri az çok yerinde olmak: Parası olunca adam kuvvetli olur, parası olunca adamın evi avradı olur, evinde tenceresi kaynar (M. K. Kaynar). Çaresizdi çünkü evde tenceresi zor kaynıyordu. (N. Bilgin)
  • Tenceresi kaynarken maymunu oynarken: Geçimi yolunda, keyfi yerindeyken.


Tencere ile ilgili atasözleri ve anlamları


İçinde "tencere" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )

  • Tencere (çömlek) demiş "dibim altın", kaşık (kepçe) demiş "ben neredeyim?"*: İçyüzünü iyi bilen kimseye karşı, kusurlarını gizlemeye çalışan ve yüksek nitelikleri bulunduğunu söyleyerek övünmeye kalkışan kişi, gülünç duruma düşer.
  • Tencere dibin kara, seninki benden kara (Tencere tencereye "yüzün kara" demiş, çömlek utancından yere geçmiş)*: Bende kusur arıyorsun ama sen benden de betersin: Yanlış yapana yanlış yaparsanız, 'tencere dibin kara, seninki benden kara' diyenler olur. (V. T. Erdoğan)
  • Tencere kapağıyla kaynar: İşlerin uyum ve düzen içinde gerçekleştiğinde daha verimli olacağını anlatır. Birbiriyle uyumlu olan kişiler veya şeyler, daha kolay ve başarıyla sonuç alır.
  • Tencere kaynar, maymun oynar: İşlerin yolunda gitmesiyle bazı kişilerin rahatlayıp eğlenmeye başladığını anlatır. Düzenli bir gelir ya da imkan olduğu sürece, sorumluluk almak yerine keyfine düşkün olan kişiler bu rahatlıktan faydalanır.
  • Tencere tava herkeste bir hava*: Kimsenin kimseyi dinlemediğini, herkesin bildiğini okuduğunu anlatır.
  • Tencere yuvarlamış kapağını bulmuş*: Genellikle hoşa gitmeyen bazen de hoşa giden herhangi bir nitelik yönünden birbiriyle benzeşen iki kişi bir araya gelmiş anlamında söylenir: Karısı Saniye, tencere yuvarlandı kapağını buldu, dedikleri gibi, tam da Veli'ye uymuştu. (C. Dağcı)
  • Tencerede pişirir kapağında yer: Azla yetinmesini bilen insan, imkanları kısıtlı da olsa kendini idare etmeyi bilir.
  • Ağustosta beynin kaynasın, kışın da tencere kaynasın (Ağustosta beyni kaynayanın zemheride kazanı kaynar)*: Yazın sıcak günlerinde tarlada çalışan rızkını temin eder ve kış geldiğinde sıkıntı çekmez.
  • Bir tencere kaynıyor, amma içinde et mi, dert mi kaynıyor: Kişilerin özel hayatlarında yaşadıklarını başkaları bilmez.
  • Çömlek ana yüreği, tencere baba yüreği: Anne sevgi bakımından çocuğa babadan daha güçlü bir bağ ile bağlıdır. (Çömlek ateşten indirilince bir müddet daha kaynar, tencere ise iner inmez kaynaması durur)
  • Erine göre bağla başını, tencerene göre kaynat (pişir) aşını (Kocana göre bağla başını, harcına göre pişir aşını)*: Davranışlarını içinde bulunduğun koşullara uydur.
  • Her tencereye bir kapak bulunur: Her insanın kendine uygun bir eş veya dost bulabileceğini ifade eder.
  • Herkesin tenceresi kapalı kaynar* (Her evin tenceresi kapalı kaynar, bilmezsin içinde ne kaynar): Bir kimsenin gerek durumu, gerek içinde bulunduğu yaşayış koşulları başkalarınca gereği gibi bilinemez.
  • İki koç başı bir tencerede pişmez: İki güçlü veya inatçı kişinin bir arada uyum içinde çalışamayacağını ifade eder. Aynı ortamda iki baskın karakterin çatışması kaçınılmaz olur.