Kül |
- Yanan şeylerden artakalan toz: Zamanla su, buhar olmaya, ateş, kül olmaya başlamış. (G. Mor)
- Tüm, bütün: Hepsinin bir kül olarak bir çatı altında değerlendirilmesi gerektiğini düşünüyorum. (İlgili cümle kaynağı: A. Kırıkkanat)
Kül ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "kül" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Kül etmek: Birinin varını yoğunu yok etmek.
- Kül gibi: (Bet, beniz için) Soluk, renksiz.
- (Yüzü, rengi, benzi) Kül kesilmek: Heyecandan benzi uçmak.
- Kül olmak:
- Varını yoğunu yitirmek.
- Bir acı yüzünden üzüntüye düşmek.
- Kül öksüzü: Anası babası olmayan çocuk.
- Kül yemek: (argo) Yanlış hesaplamak.
- Kül yutmak: Kurnazca yapılan bir oyuna düşmek, aldatılmak.
- Kül yutmamak: Oyuna gelmemek, aldanmamak.
- Külünü (göğe) savurmak: Bir şeyi tamamıyla bitirip yok etmek.
Soru/Yorum Formu