İnsanı aradığı gerçeğe ulaştırabilecek iz, belirti ya da bilgi: Açılan kapıyla birlikte bir yığın polis ipucu aramak için içeri daldı (R. Akçay). Ufacık bir ipucu bulsak, bu sorunu çözeriz.
İpucu vermek: (deyiminin anlamı) Birine, aradığı, öğrenmeye, anlamaya çalıştığı bir şeyi bulmasına, öğrenmesine, anlamasına yarayacak bilgi vb.yi sağlamak: —Biraz ipucu versen? —Ama ipucu verirsem, hemen bulursunuz. (F. Bahtoğlu)
Soru/Yorum Formu