Görücü |
- (folk.) Evlenmeyi düşünen bir erkek için kız görmeye kız beğenmeye giden kimse, dünürcü.
- Gören.
- Görücü usulü: Görücünün aracılığıyla evlenme: Görücü usulü, evlenecek oğlu olan kimselerin beğendikleri ya da önerilen bir kızın ailesine haberli ya da habersiz oturmaya giderek o kızı daha yakından tanımalarıyla başlar. Kendileri açısından istenilen özellikleri kızda ve ailede gördüklerinde kızın ailesi sebebi ziyareti bilmiyorlarsa önce konuyu onlara açarlar. Onay alındığında gençler birbirleriyle tanıştırılır, gençlerinde onayı alınırsa "Allah'ın izni, Peygamberin sünneti" üzere kız istemeye gidilir. (İ. Mutlu)
- Görücülük: Görücü olma durumu.
Görücü ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "görücü" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Görücü gitmek: Evlenecek erkek için kız görmeye gitmek: Haber saldılar Hanife Hanıma, oğulları için görücü gittiler. Hanife Hanım da sevindi, o da farkındaydı olan bitenin. Usulünce istenmesi de hoşuna gitmişti. (M. O. Akbaşak)
- Görücüye çıkmak:
- (Evlenmesi söz konusu olan kız) Görücünün bulunduğu odaya gelip görünmek: Kimi kızlar gönüllerinde bir sevgili olduğu için görücüye çıkmak istemezler, annelerinin zoruyla çıksalar bile görücülere surat asarlardı. (A. Tunç)
- (mecazi) (Herhangi maddi değeri olan bir nesne) İnsanların beğenisine sunulmak üzere sergilenmek: Dünyanın en pahalı ayakkabısı olarak anılan 17 milyon dolar değerindeki yüzlerce elmas, altın ve 2 adet 15 kıratlık elmasla süslenen 'Passion Diamond' adlı ayakkabı Dubai'de görücüye çıktı. (N. Çomak)
Soru/Yorum Formu