|
Eski yelkenli gemi |
Su üstünde yüzen, yük ve yolcu taşımaya yarayan ya da savaş aracı olarak kullanılan büyük taşıt. Benzetme yoluyla uzay araçları içinde kullanılır.
Gemi ile ilgili birleşik fiil ve kelimeler
- Gemi aslanı: Eskiden gemilerin burnuna konan, tahtadan yapılmış hayvan heykeli, talimar başlığı.
- Gemi beşiği: Gemiyi denize indirmekte kullanılan kızak.
- Gemi demiri: Gemiyi su akıntılarına ve rüzgara karşı yerinde tutabilmek için denize indirilen demir, çapa, lenger.
- Gemi ızgarası: Üzerinde gemi yapılan büyük kızak.
- Gemi karaya oturmak: Gemi, denizde sığ bir yere saplanıp yolundan kalmak.
- Gemi leşi: Batmış gemi teknesi.
- Gemi mahmuzu: Eski gemilerin baş taraflarında, düşman gemilerini delmek için yapılan sivri, çıkıntılı kısım.
- Gemi yatağı: Gemileri korumaya elverişli koy.
Gemi ile ilgili deyimler ve anlamları
|
Büyük yolcu gemisi |
İçinde "gemi" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Gemi aslanı: Gösterişli, kalıbı kıyafeti yerinde, ama işe yaramayan, değersiz kişi: Fakat geri dönen çoğunluk, gemi aslanı değil, gerçek denizci olacak. (H. H. Hatemi)
- Karadeniz'de gemilerin mi battı?: (deyiminin anlamı) Bu kadar düşünceli, karamsar olacak neyin var?: Küfeleri doldururken somurttuğunu görüp, "Karadeniz'de gemilerin mi battı reis?" diyerek şaka etmeye kalkan Bulgaryalı İbrahim'i tersledi. (K. Tahir)
- Gemisi şapa oturmak: İşi düzelemeyecek kadar bozulmak, umutları suya düşmek: Fakat, gün gelip de gemisi şapa oturduğu zaman o da anladı ki...
- Gemisini yürütmek: İşini yoluna koymuş olmak, bir engelle karşılaşmadan işini yürütmek: Harcamayı bilmediği ve ölçüsü olmadığı için sık sık paraya ihtiyacı oluyor ve her seferinde işini bilip gemisini yürüten kardeşine yaltaklanıyor. (Y. Ünal)
- Gemiyi duvarda (resimde) görmek: Bir şeyin aslını, kendisini tanımamış, onunla ilgili deneyleri yaşamamış olmak: "Haydarpaşa'ya gelene kadar gemiyi duvarda, suyu bardakta" gördüklerini yazıyor. (İlgili cümle kaynağı: H. H. Göze)
Gemi ile ilgili atasözleri ve anlamları
|
Savaş gemisi |
İçinde "gemi" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
- Gemisini kurtaran kaptan: (atasözünün anlamı)
- Herkesin ne yapacağını şaşırdığı güç ve karışık bir durumda, tehlikeleri atlatarak işini yürüten kimse akıllı ve beceriklidir: Mü'min, gemisini kurtaran kaptan olabilir ama onun gemisi bütün insanlığın bindiği bir gemidir. (N. Yıldız)
- Tehlikeli ve güç bir duruma düşüldüğünde "Herkes başının çaresine baksın" anlamında söylenir: Ya merhameti seçeceğiz, merhamet yolunda ilerleyeceğiz ya da 'gemisini kurtaran kaptan', 'altta kalanın canı çıksın' diyecek ve zalimane bir anlayışı benimseyeceğiz. (K. Sayar)
- Gemiyi batıran iki kaptandır: Yönetim tek kişinin elinde olduğunda daha sağlıklı kararlar alınır: "Ve yönetimde iradenin tek olması lazım. Çatal kazık toprağa girmez. Ben denizciyim, iki kaptan gemiyi batırır. Kaptanın tek olması lazım. İcraatta kaptanın tek olması lazım" (K. Çakır)
Soru/Yorum Formu
»