|
Kibrit çöpü |
- Küçük, saman inceliğinde herhangi bir sap, dal ya da tahta parçası: Kibrit çöpü. Üzümün çöpü.
- Artık, yararsız, pis ya da zararlı olduğu için atılan ufak tefek şeylerin birikmişi: Çöp birikintisi. Çöp kutusu. Çöp kamyonu.
- Mermer oymakta kullanılan ucu sivri taşçı kalemi.
Çöp ile ilgili birleşik kelimeler
- Çöp ayırma: Şarapçılıkta, üzüm tanelerini salkımdan koparma işlemi.
- Çöp bacası: Bir binada, bina boyunca düşey olarak uzanan, içine boşaltma ya da dökme düzeni yardımıyla çöplerin atıldığı geniş boru.
- Çöp çıkaran: Eskiden ev ve dükkanlarda biriken çöpleri toplayanlara verilen ad.
- Çöp kebabı: Kuşbaşı etin kızartılmış patlıcan dilimlerine sarılıp çöplerle tutturularak çömlekte pişirilmesiyle hazırlanan kebap.
- Çöp makinesi: Boşaltma borusu içindeki bir su akımıyla sürüklenerek tekneye dökülen çöpleri toz haline getiren elektrikli aygıt.
Çöp ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "çöp" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
|
Çöp birikintisi |
- Çöp atlamamak: Çok dikkatli olmak.
- Çöp atlamaz: Gözünden hiçbir şey kaçmayacak kadar titiz ve dikkatli.
- Çöp gibi: Pek zayıf ve kuru.
- Çöp kapan: Kızgın ateş, kor.
- Çöp taşlamak: Ad çekmek.
- Çöpe dönmek: Çok zayıflamak.
- Çöpten çelebi: Zayıf, narin kimseler için kullanılır.
- Çöpten direk: (deyiminin anlamı) Çürük iş.
Soru/Yorum Formu