![]() |
Çerçi |
- Köy köy, pazar pazar dolaşarak ufak tefek şeyler satan ayak tuhafiyecisi: Ertesi yaz köyümüze, önleri eşekli iki çerçi çıktı geldi. Yıllarca köyümüze tabak, çanak, sabun, inci, boncuk, hoş kokular, ayna vs. satan çerçilerden farklı kişilerdi bunlar.... (S. M. Dinçer)
- (Kimi bölgelerde) Tuhafiyeci. Tuhafiye, çorap, mendil, eldiven gibi giyim ile kurdele, dantel boncuk, düğme vb. gibi giysi süsüne yarar şeyler.
Çerçi ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "çerçi" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )
- Çerçi başındakini satar*:
- Alım satımla para kazanan kişi çok alıcı bulursa, değil yalnız satmakta olduğu malı başına giydiği şapkayı bile satar.
- Satıcı elinde ne varsa onu satar.
- Çerçi kızı boncuğa aşıktır*:
- Bir kimse öteden beri görüp bildiği şeylere ve konulara ilgi duyar.
- Ticaretle uğraşanlar, sattıkları şeylerden evdekilerini yoksun bırakarak onların bu eşyanın özlemini çekmelerine neden olurlar.
- Çerçi yükün ne tutar? Tuttukça tutar: Çerçi için yükün sınırı yoktur; satabileceği her şeyi yük olarak taşımaktan çekinmez.
- Eşeğini övmeyen/övmedik çerçi olmaz: Satıcılıkla uğraşan kimseler mallarını değerli göstermek için ellerinden geleni yaparlar.
Soru/Yorum Gönder