Oruç nedir ne demektir? Oruç ile ilgili atasözleri deyimler ve anlamları

Güncellenme: Soru/Yorum: 1
Oruç tutmak, Ramazanda tekne orucu tutan bir kız çocuğu
Ramazanda tekne orucu tutan bir kız çocuğu
  1. Ramazan ayında ve başka zamanlarda da yemek yeme isteği başta olmak üzere diğer bazı nefsani istekleri de bastırıp kısıntılar yaparak maddiyata bağlı duyguları kontrol altına almak ve Allahü Teala'nın rızasını kazanmak için yapılan ibadet: Üç nevi oruç vardır. Ruhun orucu ihtiraslı olmamaktır. Aklın orucu heva ve hevese aykırı hareket etmektir. Nefsin orucu yeme, içme, harama karşı perhizkar olmaktır. (Kuşeyri Risalesi)
  2. (mecazi) Haz veren şeylerden iradeyle sağlanan yoksunluk.


Oruç ile ilgili deyimler ve anlamları


İçinde "oruç" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:

  • Oruç açmak: Vakti gelince oruç bozmak, iftar etmek: Oruç açmak sabırsızlanıyor, iftar topunu bekliyorlardı.
  • Oruç bozmak: Bir şey yiyerek, içerek orucunu kesmek ya da sona erdirmek: Kedid denilen yere varmıştık. Resulullah (sav) su istedi ve orucunu bozdu; çünkü seferî idik ve oruç hükmü üzerimizden kalkmıştı. (Z. Işık)
  • Oruç tutmak: Oruç ibadetini yerine getirmek: Ramazan geldi. Oruç tutup namaz kılıyorum. (H. Özgü)
  • Oruç yemek: Oruç tutmamak: Ramazanda oruç yedi diye, Kadı efendi: Yüz sopa vurun! demiş. (B. Noyan)
  • Orucu bozulmak: Orucu bozan hallerden biri başına gelmek: Çocuk doğuran bir kadının orucu bozulmuş olur. (S. Uçar)
  • (bir şeyin) Orucunda olmak:
    1. Herhangi bir şeyi yemez içmez olmak.
    2. Bir şeyi yapmaz olmak: İsa (as) doğduğunda Hz. Meryem sükut orucundaydı. (A. Salih)
  • (bir iş) Gâvur orucu gibi uzamak: Bir iş gereğinden çok sürmek, sürüncemede kalmak: Bakanlığa verdiğim dilekçenin cevabı gâvur orucu gibi uzadı. (H. F. Gözler)
  • Gâvura (Papaza) kızıp oruç (perhiz) yemek: Başkasına kızıp kendine zararlı olan bir iş yapmak: (...) kapılıp bindiğimiz dalı kesersek gâvura kızıp oruç bozan adamın durumuna düşeriz. (M. Toker)


Oruç ile ilgili atasözleri ve anlamları


İçinde "oruç" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )

  • Orucu yiyen ya açlıktan, ya susuzluktan: Temel gereksinimleri karşılamak ibadetten önce gelir. Açlığa ve susuzluğa dayanamayan kimseler oruç tutamazlar.
  • Atsın topunu, alsın orucunu: Genellikle Ramazan dışında oruç tutmayı zor bulan kişilerin kullandığı bir söz olup, yalnızca Ramazan ayında oruç tutmayı tercih ettiklerini anlatır. Antep yöresinde bu ifade, nafile oruçlardan kaçınanların durumu esprili bir şekilde dile getirilir.
  • Ay gör, oruç tut, ay gör, bayram eyle: Bayram günleri Hicri senenin belli aylarında kutlanır. İnsan bunların dışında kendi başına bayram yapamaz.
  • Döngel ile oruç tutulmaz: Hafif yiyeceklerle oruç tutmanın zorluğunu anlatmak için kullanılan bir sözdür. Döngel gibi basit veya yetersiz bir şeyle oruç tutulamayacağı, kişinin yeterli hazırlık yapması gerektiği vurgulanır.
  • Gavura kızıp oruç yenmez: Başkalarının olumsuz davranışlarına kızıp, kişinin kendi sorumluluklarını ihmal etmemesi gerektiğini ifade eder. Kızgınlıkla önemli görevleri yerine getirmemek, zararı kişinin kendine dokunan bir davranış olur.
  • Kedi ciğere yetişemezse "Bugün oruçtur" dermiş: Bazı insanlar isteklerini elde edemezlerse, kendilerine göre bir sebep bulur bu durumu kabullenmeye çalışırlar.
  • Kıl namazı, tut orucu, gelmez (hesap) sorucu: Namazını kılıp, orucunu tutan kimseye Allah her işinde yardımca olur, kötülüklerden uzak yaşatır.
  • Kötü de olsa evin olsun; oruçluk bile olsa, bulgurun olsun: İnsanın başını sokabileceği bir evi, kamını doyurabileceği bir lokmalık yiyeceği olmalıdır. İnsan iyisine kötüsüne bakmadan ihtiyaçlarını gidermelidir.
  • Ramazanda (Arife günü) yalan söyleyenin (oruç yiyenin) bayram günü yüzü kara çıkar (kara olsun)*: Bir sözün yalan olduğu çabuk anlaşılır ve söyleyen toplum içinde utanılacak bir duruma düşer.


Oruç ile ilgili birleşik fiil ve kelimeler


  • Oruç keyfi: Oruçlu iken açlığın verdiği tatlı rehavet: Ramazan'ın ilk günlerinde herkes biraz oruç keyfi olduğu için evlere iftar davetleri yapılmazdı. (Türk edebiyatı)
  • Oruçlu: O an oruç tutmakta olan kimse: Aralarından biri çıkıp "Ben oruçluyum," dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (sav) "Kardeşiniz sizi çağırdı ve sizin için hazırlık yaptı. Şimdi sen, 'oruçluyum' diyorsun. Orucunu boz ve onu bir başka gün kaza et!" buyurdu. (Ş. Sühreverdi)
  • Ölüm orucu: Herhangi bir amaca ulaşmak için sonunda ölümü bile göze alarak ve hiçbir şey yemeksizin tutulan oruç: Ölüm orucunda ölenler ne istiyordu? (N. Genç)
  • Tekne orucu: Ramazanda, çocukların büyüklere özenip oruç tutmak istemeleri sebebiyle anne babalarının öğlenden akşama kadar veya daha bir kısa süreliğine oruç tutmalarına izin vermesi ve bu şekilde tutulan oruç: Annem, iyi bakalım sen de sahur yap. Sen tekne orucu tutarsın, dedi. Acıkırsan yersin. (V. Kaya)
( 1 soru/yorum )

Soru ve Yorumlar: 1


Anonim:
Çok teşekkür ederim
2/12/18 18:49