|
Gömlek yakası |
- Giysilerin boyun bölümü olup dik, devrik, enli, açık gibi biçimlerde olabilir: Balıkçı yaka.
- (denizcilik) Yelkenlerde kenar.
- Karşılıklı iki kıyıdan her biri, kıyı: Anadolu yakası, Avrupa yakası.
- Eğik yerey: Yaka tütünü.
- Yapıların saçaklarında suyun içeriye sızmasını önlemek için kiremidin altıyla oluk arasına konulan metal levha.
- Balık ağlarının kenarı.
- Yaka akçesi: (tarih) Osmanlılarda, yeniçerilere belirli zamanlarda elbise bedeli olarak verilen on bir akçe.
- Yaka kürkü: Palto, manto gibi giysilerin yakalarına dikilen kürk, zağara.
- Yaka kartı: Kart sahibinin veya ziyaretçinin kimliğini ve görevini belirten kart.
Yaka ile ilgili deyimler ve anlamları
|
Gömlek yakası çeşitleri |
|
Tişört yakası çeşitleri |
İçinde "yaka" kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Yaka bir tarafta, paça bir tarafta: Kılığı kıyafeti dağınık bir durumda.
- Yaka ısırmak: Şaşıp "Allah (c.c.) esirgesin" demek.
- Yaka paça: Hiçbir itiraz dinlemeden ve zorla (götürmek).
- Yaka silkmek: (deyiminin anlamı) Bıkıp usanmış olmak.
- Yakadan atmak: Savıp kurtulmak.
- Yakadan geçirmek: Evlatlığa kabul etmek.
- Yakasına asılmak (sarılmak, yapışmak): Hesap sormak, ya da bir şey istemek için tutup bırakmamak.
- Yakasını bırakmamak: Bezdirecek kadar üstüne düşmek, rahat vermemek.
- Yakasını kaptırmak: Bir şeyin, bir kimsenin etkisinden kedisini kurtaramamak.
- Yakayı ele vermek: Kaçamayarak yakalanmak, ele geçmek.
- Yakayı kurtarmak (sıyırmak): İstemediği bir yerden, bir işten kurtulmak.
Soru/Yorum Formu