Üzüm |
Üzüm ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde "üzüm" kelimesi geçen deyimler, açıklamaları ve örnek cümleler:
- Üzümün çöpü armudun sapı var demek: (deyiminin anlamı) Her şeye kusur bulmak, hiçbir şeyi beğenmemek: Armudun sapı var, üzümün çöpü var diyen, her şeyden mahrum kalır. (S. Çubukcuoğlu)
- Bağ bozmak: Mevsim sonunda bağın son üzümlerini de toplayıp bağı üzümsüz hale getirmek: Köyün kenarından geçerken halkın, bağlarını bozup, kadın erkek toplanarak üzüm sıkıp kazanlara dol durduklarını ve pekmez kaynatmak üzere ateş yaktıklarını gördü. (M. A. Nurbaba)
- Maksadı üzüm yemek değil bağcıyı (bekçiyi) dövmek: Görünüşte bir amaç güdülse de, gerçekte ilgili kişiye zarar verme niyetini anlatır: Amaçları faili meçhul sorununa çözüm üretmek değil; ya siyasi malzeme edinmek ya da devleti yıpratmaktır. Maksat üzüm yemek değil, bağcıyı dövmektir. (S. A. Aygün)
Üzüm ile ilgili atasözleri ve anlamları
İçinde "üzüm" sözcüğü geçen atasözleri ve açıklamaları:
( * yaygın bilinen )- (Sana bir salkım üzüm vereyim ama) Üzüm bağda, bağ dağda: Teklif edilen şeyin mevcut yerinden uzak veya zor bir yerde olduğunu belirterek, pratikte elde etmenin zorluğunu anlatır. Bu, verilen sözlerin veya vaatlerin gerçekleştirilmesinin çok istenmediğini vurgular (?).
- Üzüm bekçisi üzümünden tadar: Bir işin sorumlusunun, o işin sonucundan veya emeklerinin karşılığından faydalanacağını belirtir. Yani, bir işi düzgün ve özenli yapan kişi, emeğinin karşılığını alır veya başarılı sonuçlardan pay sahibi olur.
- Üzüm çöpü ile, et kemiği ile satılır: Her şeyin kendi kıymetinin yanında, bazı istenmeyen veya değersiz yönleriyle birlikte geldiğini ifade eder.
- Üzüm çöpsüz olmaz (Çöpsüz üzüm olmaz): Bazı şeylerin kusuru onların olmazsa olmazıdır, o şeylerin doğal özelliğidir.
- Üzüm hırsızı güzün belli olur: Bir kişinin gerçek niyetlerinin veya karakterinin ancak zamanla ve belirli koşullar altında ortaya çıkacağını ifade eder. Üzüm hırsızları, üzüm meyveye bindiğinde ve hasat zamanı geldiğinde kendilerini gösterir (güz: sonbahar).
- Üzüm olacak asma kökünden belli olur: Bir şeyin gelecekte nasıl olacağı veya başarısının ne yönde olacağı hakkında ipuçlarının başlangıç aşamasında görünebileceğini ifade eder. Başlangıçtaki işaretler, gelecekteki sonuçlar hakkında fikir verir.
- Üzüm üzüme baka baka kararır*: (atasözünün anlamı) Her zaman bir arada bulunan insanlar birbirlerinden huylar kaparlar.
- Üzüm yiyen gözünden belli olur: Saklamak isteseler de insanların yaptıkları görünüşlerinden belli olur.
- Üzümcünün gözü omçada olur: Bir kişinin işine veya hedeflerine odaklandığında, dikkatini tamamen o alana vereceğini ifade eder. Üzümcünün gözü, üzümün büyüme sürecini ve olgunlaşmasını izlemek için omçaya (bağ kütüğü) odaklanır.
- Üzümü elde gör, çöpünü yerde gör: Bir şeyin değerli veya istenen kısmının elde tutulması gerektiğini, gereksiz veya istenmeyen kısımlarının ise göz ardı edilmesi gerektiğini ifade eder (?).
- Üzümü kışın dondurursan, yazın ondurur: Üzüm yeşermeye başladığında bağa gerekli özeni gösterirsen mevsimi geldiğinde o bağdan istediğin gibi ürün alırsın.
- Üzümü ye bağını sorma*: Faydalandığın veya keyif aldığın şeyin kaynağını veya nasıl elde edildiğini sorgulamadan, sağlanan faydayı veya keyfi kabul etmenin daha iyi olduğunu ifade eder.
- Üzümü yiyen başka, cezasını çeken başka: Bazen birinin işlediği suçun cezasını bir başkası çekebilir.
- Üzümünü bol işittiğin bağa, sepetini küçük götür: İnsanların her duyduğu söze hemen inanmamaları gerektiğini, söylenenlerin yalan veya kısmen yalan olabileceğini unutmadan, her zaman temkinli ve tedbirli olmak gerektiğini anlatır.
- Arı üzüme gelir: İnsanların çıkarlarını göz önünde bulundurarak, ihtiyaç duydukları veya onları çeken şeylerin peşinden gitmelerini ifade eder. İnsanların genellikle kendi çıkarları doğrultusunda hareket ettiğini ve bu doğrultuda seçimler yaptıklarını vurgular.
- Armudun sapı var üzümün çöpü (var): Kusursuz insan yoktur. Küçük de olsa herkesin mutlaka bir kusuru vardır.
- Az bağın üzümü az olur:
- Kişi az malzemeyle yaptığı işten o kadar az sonuç alır.
- Çiftçinin toprağı ne kadarsa ürünü de o kadar olur.
- Baba koruk (ekşi üzüm) yer, oğlunun dişi kamaşır*: Babanın yaptığı kötü işin cezasını çocuk çeker (koruk: henüz olgunlaşmamış ham ve ekşi üzüm).
- Baba oğluna bir bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş* (Ata oğula bağ kıydı, oğul ataya salkım kıyamadı): Babalar çocukları için büyük özverilerde bulunurlar, ama çocuklar babaları için küçük bir özveride bulunmazlar.
- Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun (Bağda izin olsun, üzüm yemeye yüzün olsun)*: Bir kimse verim beklediği şeyden istediğini alabilmek için gereken harcama ve emekten kaçınmamalıdır.
- Bağcıya koyundan, çobana üzümden söz etme: Bir kimseye kendisini ilgilendirmeyen, kendisine yararı olmayan bir konuda yol göstermek boşunadır.
- Et kemiksiz, üzüm çöpsüz olmaz: Her güzel veya faydalı şeyin yanında mutlaka bir kusur ya da eksikliğin olabileceğini ifade eder. Hayattaki olumlu şeylerin bile beraberinde bazı zorluklar ya da istenmeyen durumlar getirebileceğini anlatır.
- Her üzüm tanesinde bir şeytan vardır: İçkinin zararlı etkilerine gönderme yaparak, üzümün şarap yapımında kullanılmasının olumsuz sonuçlar doğurabileceğini ifade eder.
- Her üzümün dibinde çöpü vardır (Hiç üzüm yoktur ki dibinde çöpü olmaya): Her şeyin bir kusuru veya olumsuz yönü olduğunu ifade eder. Hiçbir şey mükemmel değildir ve her şeyin kendine özgü eksiklikleri veya kötü yönleri bulunabilir.
- İçtin üzüm suyunu, döktün yüzün suyunu: Sarhoş olan insan ağzına gelen her şeyi söyler. Hatta bazen gizli kalması gereken şeyleri bile rahatça açığa vurur.
- Tilki demiş ki "Benim için demem, amma üzümsüz bağın kütüğü kurusun": Fesat kimseler birisinin kötülüğünü istediği zaman kendilerini haklı göstermek için bunu başkalarının çıkarı için istediğini söylerler.
Soru/Yorum Formu