Pabuç |
- Ayakkabı.
- Koncu olmayan ayakkabı.
- Bir sütunun, bir dikmenin taban bölümü.
- Masa, sandalye vb. mobilyaların ayaklarına takılan madensel ya da plastik eklenti.
- Genellikle durdurma görevi yapan bir parçaya giydirilmiş lastik, balata vb. eklenti: Fren pabucu.
Pabuç ile ilgili deyimler ve anlamları
İçinde pabuç kelimesi geçen deyimler ve açıklamaları:
- Pabuç ağızlı: (deyiminin anlamı) İleri geri, kötü konuşan, her şeye cevap veren.
- Pabuç bırakmamak: Yılmayıp yapacağından vazgeçmemek, korkmamak.
- Pabuç eskitmek (paralamak): Bir işin arkasından çok koşuşturmuş olmak.
- Pabuç kadar dili var: Terbiyesizce bir ağız kalabalığıyla karşılık verenler için kullanılır.
- Pabuç pahalı:
- Birinin uğraşmaya kalkıştığı kimsenin, kendinden güçlü çıkması durumunda söylenir: Baktı, pabuç pahalı, işi şakaya vurdu.
- "Durum tehlikeli, işin sonunda zararlı çıkmak var" anlamında kullanılır.
- (birinin) Pabuçlarını çevirmek: Dolayısıyla kovmak.
- Pabuçtan aşağı: Hor, aşağılık.
- Pabucu dama atılmak: Kendinden üstün bir başkasının çıkması üzerine değer ve saygıdan düşmek.
- Pabucuna kum dolmak: İşleri ters gitmek, önüne engel çıkmak.
- Pabucunu eline vermek: Kovmak.
- Pabucunu ters giydirmek: Güç bir duruma sokarak telaşla kaçırmak.
Soru ve Yorumlar: 1
Soru/Yorum Formu