Gayri nedir ne demektir? Gayri ile başlayan kelimeler ve anlamları
|
Gayri resmi |
- Başka, diğer, özge: Bu işin nereye varacağını Allah (c.c.)'tan gayri kimse bilemez. (örnek cümle)
- Arapça sıfatların başına getirilerek "olmayan" sıfatının anlamını verir.
Gayri ile başlayan kelimeler ve anlamları
- Gayri resmi: Resmi olmayan.
- Gayri ahlaki: Ahlaka aykırı, ahlak dışı, ahlaksızca.
- Gayri ihtiyari: İstemeyerek, düşünmeden, elinde olmayarak.
- Gayri ilmi: Bilime aykırı, bilim dışı, bilime uymayan.
- Gayri iradi: İrade dışı.
- Gayri kabil: Olamaz, olanaksız olması olasılığı bulunmayan.
- Gayri kabili ispat: İspat edilemez, kanıtlanması, tanıtlanması mümkün olmayan.
- Gayri kabili itiraz: Karşı çıkılamaz, su götürmez, söz götürmez.
- Gayri kabili kıyas: Ölçülemez, kıyaslanamaz, bambaşka.
- Gayri kabili şifa: Onmaz, iyi olmaz, şifa bulmaz.
- Gayri kabili tahammül: Dayanılmaz, çekilmez, katlanılmaz.
- Gayri kabili tahmin: Kestirilemez, tahmin edilemez.
- Gayri kabili telafi: Yerine konulamaz, eksikliği giderilemez, onarılamaz.
- Gayri kafi: Yetersiz, yetmez.
- Gayri kanuni: Kanunsuz, yasaya aykırı.
- Gayri kati: Kesin olmayan, kararsız.
- Gayri kıyasi: Kuralsız, kurala uymaz, kural dışı.
- Gayri layık: Yakışıksız, yakışmaz, layık olmayan.
- Gayri mahdut: Sınırsız, sonsuz.
- Gayri mahsus: Bellisiz, duyulmaz, sezilmez.
- Gayri makul: Akla, mantığa aykırı, saçma.
- Gayri malum: Bilinmeyen, bilinmedik, bilinmez.
- Gayri mamul: Ham, işlenmemiş (madde).
- Gayri mamur: Şenliksiz, bayındır olmayan.
- Gayri mantıki: Mantığa aykırı.
- Gayri matbu: Basılmamış.
- Gayri memnun: Memnun olmayan, hoşnutsuz, küskün, kırgın, kızgın, sızlanan.
- Gayri memul: Beklenmedik, umulmadık.
- Gayri menkul: Taşınmaz (mülk). Göçümsüz.
- Gayri menkul kredisi: Teminat olarak bir taşınmazın ipotek edilmesi yoluyla açılan kredi.
- Gayri menus: Alışılmamış, alışılmadık. Yabancı gelen, yadırganır.
- Gayri meskun: Boş, oturulmayan, ıssız, şenliksiz, insansız.
- Gayri mes'ul: Sorumsuz.
- Gayri meşru: Töreye ya da yasaya aykırı, yolsuz.
- Gayri mevkute: Belli aralıklarla yayımlanmayan basılmış yapıtlar.
- Gayri mezru: Ekilmemiş, açılmamış (toprak).
- Gayri muayyen: Belirsiz, belgesiz.
- Gayri muharip:
- Görevi bakımından muharebeye katılmayan sıhhiye, levazım gibi sınıflar.
- Düşman zararına herhangi bir davranışta bulunmayan (sivil halk).
- Gayri muhtemel: Umulmaz, olacağı sanılmayan, olma olasılığı bulunmayan.
- Gayri muntazam: Düzensiz, dağınık. Gelişigüzel.
- Gayri mutabık: Uymayan, uygun gelmeyen, uyuşulmayan.
- Gayri mümbit: Çorak, verimsiz, bitek olmayan.
- Gayri mümkün: Olamaz, olanaksız.
- Gayri münasip: Uygun olmayan, yakışık almayan.
- Gayri müslim: Müslüman olmayan.
- Gayri müsmir: Verimsiz, ürünsüz.
- Gayri mütecanis:
- Heterojen.
- Karışmamış, bağdaşmamış.
- Gayri safi:
- Karışık, saf olmayan, katışık.
- Brüt.
- Gayri safi milli hasıla: Bir ekonomide belirli bir dönem (genellikle bir yıl) içinde, amortisman harcamaları çıkartılmadan, üretilen mal ve hizmetlerin toplamı.
- Gayri safi yatırımlar: Bir ekonomide, belirli bir dönem içinde, üretim araçlarında yer alan aşınma ve eskimeleri de içine almak üzere yapılan yatırımların toplamı.
- Gayri şahsi: Kişisel olmayan.
- Gayri şuuri: Bilinç dışı olan ya da bilinç dışı olarak, yaptığını bilmeyerek.
- Gayri tabii:
- Doğa dışı, doğaya aykırı.
- Olağan dışı.
- Gayri vaki: Olmamış, olmadık, yalan, asılsız.
- Gayri varit: Olmamış, olma olasılığı bulunmayan, düşünülemeyen.
- Gayri vazıh: Açık seçik olmayan, anlaşılamayan.
Soru/Yorum Formu